62. Cuma Sûresi ( سُورَةُ الْجُمُعَةِ ) Surah Al-Jumu'a
Kur’ân sayfa no : 552 - 553   Cüz : 28   Âyet sayısı : 11
Okuyan : Mishary bin Rashid Alafasy
( Kur'ân Kârî’si, Hâfız, Vaiz, İmam ve Kıraât Alimi )

  • 62. Cuma Sûresi ( سُورَةُ الْجُمُعَةِ ) Surah Al-Jumu'a

    Bismillâhir rahmânir rahîm
    Rahman ve Rahim olan Allah'ın adıyla

    ( 1 ) Yusebbihu lillâhi mâ fîs semâvâti ve mâ fîl ardıl melikil kuddûsil azîzil hakîm. ( 1 )   Göklerde olanlar ve yerde bulunanlar, hükümran, çok kutsal, güçlü ve Hakim olan Allah'ı tesbih ederler. ( 2 ) Huvellezî bease fîl ummiyyîne resûlen minhum yetlû aleyhim âyâtihî ve yuzekkîhim ve yuallimuhumul kitâbe vel hikmete, ve in kânû min kabelu le fî dalâlin mubîn. ( 2 )   Kitapsız (okuma-yazma bilmeyen) kimseler arasından, kendilerine ayetlerini okuyan, onları arıtan, onlara Kitabı ve hikmeti öğreten bir Peygamber gönderen O'dur. Onlar, daha önce, şüphesiz apaçık bir sapıklık içinde idiler. ( 3 ) Ve âharîne minhum lemmâ yelhakû bi him, ve huvel azîzul hakîm. ( 3 )   Onlardan başkalarına da -ki henüz onlara katılmamışlardır- Kitap ve hikmeti öğretmek üzere, Peygamberi gönderen Allah'tır. O, güçlüdür, Hakim'dir. ( 4 ) Zâlike fadlullâhi yu’tîhi mey yeşâu, vallâhu zûl fadlil azîm. ( 4 )   Bu, Allah'ın dilediğine verdiği lütfüdür. Allah, büyük lütuf sahibidir. ( 5 ) Meselullezîne hummilût tevrâte summe lem yahmilûhâ ke meselil hımâri yahmilu esfârâ, bi’se meselul kavmillezîne kezzebû bi âyâtillâh, vallâhu lâ yehdîl kavmez zâlimîn. ( 5 )   Kendilerine Tevrat öğretildiği halde, onun gereğini yapmayanların durumu, sırtına kitap yüklenmiş merkebin durumu gibidir. Allah'ın ayetlerini yalanlayan kimselerin durumu ne kötüdür! Allah zalimleri doğru yola eriştirmez. ( 6 ) Kul yâ eyyuhâllezîne hâdû in zeamtum ennekum evliyâu lillâhi min dûnin nâsi fe temennevûl mevte in kuntum sâdikîn. ( 6 )   De ki: "Ey Yahudiler! Bütün insanlar bir yana, yalnız kendinizin Allah'ın dostları olduğunuzu iddia ediyorsanız ve bunda samimi iseniz, ölümü dilesenize!" ( 7 ) Ve lâ yetemennevnehû ebeden bi mâ kaddemet eydîhim, vallâhu alîmun biz zâlimîn. ( 7 )   Yaptıklarından ötürü, ölümü asla dileyemezler. Allah, zalimleri bilendir. ( 8 ) Kul innel mevtellezî tefirrûne minhu fe innehu mulâkîkum summe turaddûne ilâ âlimil gaybi veş şehâdeti fe yunebbiukum bi mâ kuntum ta’melûn. ( 8 )   De ki: "Doğrusu kendisinden kaçtığınız ölüm mutlaka karşınıza çıkacaktır; sonra; görüleni de görülmeyeni de bilen Allah'a döndürüleceksiniz, O size işlediklerinizi haber verecektir."
  • ( 9 ) Yâ eyyuhâllezîne âmenû izâ nûdiye lis salâti min yevmil cumuati fes’av ilâ zikrillâhi ve zerûl bey’a, zâlikum hayrun lekum in kuntum ta’lemûn. ( 9 )   Ey inananlar! Cuma günü namaz için ezan okunduğu zaman Allah'ı anmaya koşun; alım satımı bırakın; bilseniz, bu sizin için daha iyidir. ( 10 ) Fe izâ kudiyetıs salâtu fenteşirû fîl ardı vebetegû min fadlillâhi vezkurûllâhe kesîran leallekum tuflihûn. ( 10 )   Namaz bitince yeryüzüne yayılın; Allah'ın lütfundan rızık isteyin; Allah'ı çok anın ki saadete erişesiniz. ( 11 ) Ve izâ raev ticâraten ev lehveninfaddû ileyhâ ve terakûke kâimâ, kul mâ indallâhi hayrun minel lehvi ve minet ticârah, vallâhu hayrur râzıkîn. ( 11 )   Onlar bir kazanç veya bir eğlence gördüklerinde, seni ayakta bırakarak oraya yöneldiler. De ki: "Allah katında olan, eğlenceden de kazançtan da hayırlıdır. Allah, rızık verenlerin en iyisidir."