79. Naziât Sûresi ( سُورَةُ النَّازِعَاتِ ) Surah An-Naazi'aat
Kur’ân sayfa no : 582 - 583   Cüz : 30   Âyet sayısı : 46
Okuyan : Mishary bin Rashid Alafasy

  • 79. Naziât Sûresi ( سُورَةُ النَّازِعَاتِ ) Surah An-Naazi'aat

    Bismillâhir rahmânir rahîm
    Rahman ve Rahim olan Allah'ın adıyla

    ( 1 )   Ven nâziâti garkâ. ( 1 )   Canları boğarcasına şiddetle çekip alanlara and olsun, ( 2 )   Ven nâşitâti neştâ. ( 2 )   Canları kolaylıkla alanlara and olsun, ( 3 )   Ves sâbihâti sebehâ. ( 3 )   Yüzüp yüzüp gidenlere and olsun, ( 4 )   Fes sâbikâti sebekâ. ( 4 )   Yarıştıkça yarışan ve işleri yöneten meleklere and olsun ( 5 )   Fel mudebbirâti emrâ. ( 5 )   Yarıştıkça yarışan ve işleri yöneten meleklere and olsun ( 6 )   Yevme tercufur râcifeh. ( 6 )   O gün bir sarsıntı sarsar. ( 7 )   Tetbeuhâr râdifeh. ( 7 )   Peşinden bir diğeri gelir. ( 8 )   Kulûbun yevme izin vâcifeth. ( 8 )   O gün kalbler titrer. ( 9 )   Ebsâruhâ hâşiah. ( 9 )   İnsanların gözleri yere döner. ( 10 )   Yekûlûne e innâ le merdûdûne fîl hâfirah. ( 10 )   Derler ki: "Biz eski halimize mi döndürüleceğiz?" ( 11 )   E izâ kunnâ izâmen nahirah. ( 11 )   "Ufalanmış kemik olduğumuz zaman mı?" ( 12 )   Kâlû tilke izen kerratun hâsirah. ( 12 )   Derler ki: "O takdirde bu zararına bir dönüştür." ( 13 )   Fe innemâ hiye zeceratun vâhideh. ( 13 )   Doğrusu bir tek çığlık yetecektir. ( 14 )   Fe izâ hum bis sâhirah. ( 14 )   Hepsi hemen bir düzlüğe dökülecektir.
  • ( 15 )   Hel etâke hadîsu mûsâ. ( 15 )   Musa'nın başından geçen olay sana geldi mi? ( 16 )   İz nâdâhu rabbuhu bil vâdil mukaddesi tuvâ. ( 16 )   Tuva'da, kutsal bir vadide, Rabbi ona şöyle hitap etmişti: ( 17 )   İzhebe ilâ fir’avne innehu tagâ. ( 17 )   "Firavun'a git; doğrusu o azmıştır." ( 18 )   Fe kul hel leke ilâ en tezekkâ. ( 18 )   "Ona de ki: Arınmağa niyetin var mı?" ( 19 )   Ve ehdiyeke ilâ rabbike fe tahşâ. ( 19 )   "Rabbine giden yolu göstereyim ki O'na saygı duyup korkasın." ( 20 )   Fe erâhul âyetel kuberâ. ( 20 )   Bunun üzerine ona en büyük mucizeyi gösterdi. ( 21 )   Fe kezzebe ve asâ. ( 21 )   Ama Firavun yalanladı ve baş kaldırdı. ( 22 )   Summe edebera yes’â. ( 22 )   Geri dönüp yürüdü. ( 23 )   Fe haşera fe nâdâ. ( 23 )   Adamlarını toplayıp seslendi: ( 24 )   Fe kâle ene rabbukumul a’lâ. ( 24 )   "Sizin en yüce rabbiniz benim" dedi. ( 25 )   Fe ehazehullâhu nekâlel âhirati vel ûlâ. ( 25 )   Allah bunun üzerine onu dünya ve ahiret azabına uğrattı. ( 26 )   İnne fî zâlike le ibaraten li mey yahşâ. ( 26 )   Doğrusu bunda Allah'tan korkan kimseye ders vardır. ( 27 )   E entum eşeddu halkan emis semâ, benâhâ. ( 28 )   Rafea semekehâ fe sevvâhâ. ( 27 - 28 )   Sizi yaratmak mı daha zordur, yoksa göğü yaratmak mı? Ki onu Allah bina edip yükseltmiş ve ona şekil vermiştir. ( 29 )   Ve agtaşe leylehâ ve ahrace duhâhâ. ( 29 )   Gecesini karanlık yapmış, gündüzünü aydınlatmıştır. ( 30 )   Vel arda ba’de zâlike dehâhâ. ( 30 )   Ardından yeri düzenlemiştir. ( 31 )   Ahrace minhâ mâehâ ve mer’âhâ. ( 31 )   Suyunu ondan çıkarmış ve otlak yer meydana getirmiştir. ( 32 )   Vel cibâle ersâhâ. ( 32 )   Dağları yerleştirmiştir. ( 33 )   Metâan lekum ve li en‘âmikum. ( 33 )   Bunları sizin ve hayvanlarınızın geçinmesi için yapmıştır. ( 34 )   Fe izâ câetit tâmmetul kuberâ. ( 35 )   Yevme yetezekkerul insânu mâ seâ. ( 34 - 35 )   Güç yetirilemeyen en büyük baskın geldiği zaman, o gün, insan ne uğurda çalıştığını anlar. ( 36 )   Ve burrizetil cahîmu li mey yerâ. ( 36 )   Cehennem her bakanın göreceği şekilde gösterilir. ( 37 )   Fe emmâ men tagâ. ( 38 )   Ve âseral hayâted dunyâ. ( 39 )   Fe innel cahîme hiyel me’vâ. ( 37 - 39 )   İşte, azıp da dünya hayatını tercih edenin varacağı yer şüphesiz cehennemdir. ( 40 )   Ve emmâ men hâfe makâme rabbihî ve nehân nefse anil hevâ. ( 41 )   Fe innel cennete hiyel me’vâ. ( 40 - 41 )   Ama kim Rabbinin azametinden korkup da kendini kötülükten alıkoymuşsa, varacağı yer şüphesiz cennettir. ( 42 )   Yes’elûneke anis sâati eyyâne mursâhâ. ( 42 )   Senden kıyametin ne zaman gelip çatacağını sorarlar. ( 43 )   Fîme ente min zikrâhâ. ( 43 )   Nerde senden onu anlatması? ( 44 )   İlâ rabbike muntehâhâ. ( 44 )   Onun bilgisi Rabbine aittir. ( 45 )   İnnemâ ente munziru mey yahşâhâ. ( 45 )   Sen sadece kıyametten korkanı uyaransın. ( 46 )   Ke ennehum yevme yeravnehâ lem yelbesû illâ aşiyyeten ev duhâhâ. ( 46 )   Kıyameti gördükleri gün dünyada ancak bir akşam yahut bir kuşluk vakti kadar kalmış olduklarını sanırlar.

Âyetleri daha iyi anlamak için ehl-i sünnet hocalarımızın tefsirini okumanız tavsiye edilir.