S u h u f

Kur’ân-ı Kerim ve islam sözlüğü


"Sahîfe" kelimesinin çoğul olup "sayfalar" anlamına gelen "suhuf", Peygamberlerden bazılarına verilen küçük kitapçıklara, risalelere denir. Kur'ân'da Hz. İbrahim ve Hz. Musa'ya sayfalar verildiği bildirilmektedir (53. Necm Sûresi ( سُورَةُ النَّجْمِ ) Âyet : 36-37 ; 87. A'lâ Sûresi ( سُورَةُ الْاَعْلٰى ) Âyet : 14, 19

Ebû Zer'den yapılan bir rivayete göre; Hz. Adem'e, on, Hz. Şit'e elli, Hz. İdris'e otuz ve Hz. İbrahim'e on olmak üzere peygamberlere toplam yüz sayfa verilmiştir (Süyûtî, ed-Dürrü'l-Mensûr, VIII, 489) (İ.K.)


53. Necm Sûresi ( سُورَةُ النَّجْمِ )    Âyet : 36-37

Okuyan : Mishary bin Rashid Alafasy


(37) أَمْ لَمْ يُنَبَّأْ بِمَا فِي صُحُفِ مُوسَى (36) وَإِبْرَاهِيمَ الَّذِي وَفَّى

( 36 )Em lem yunebbe’ bimâ fî suhufi mûsâ. ( 37 ) Ve ibrâhîmellezî veffâ.
( 36 - 37 )Yoksa Musa'nın ve sözünü yerine getiren İbrahim'in kitablarında olanlar kendisine bildirilmedi mi ki?



87. A'lâ Sûresi ( سُورَةُ الْاَعْلٰى )    Âyet : 14

Okuyan : Mishary bin Rashid Alafasy


(14) قَدْ أَفْلَحَ مَن تَزَكَّى

( 14 ) Kad efleha men tezekkâ.
( 14 ) Nefsini tezkiye eden kimse felâha (kurtuluşa) ermiştir.



87. A'lâ Sûresi ( سُورَةُ الْاَعْلٰى )    Âyet : 19

Okuyan : Mishary bin Rashid Alafasy


(19) صُحُفِ إِبْرَاهِيمَ وَمُوسَى

( 19 ) Suhufi ibrâhîme ve mûsâ.
( 19 ) (Hz.) İbrâhîm’in ve (Hz.) Musa’nın sahifelerinde (var).