Kur’ân-ı Kerim - القرآن الكريم


Allah tarafından gönderilen ilahi kitapların sonuncusu olan Kur’ân-ı Kerim, son peygamber Hz. Muhammed’e (s.a.v.) indirilmiştir. Sözlükte toplamak, okumak, bir araya getirmek anlamına gelir.

“Hz. Peygamber’e indirilen, mushaflarda yazılı olup, peygamberimizden bize kadar tevatür yoluyla nakledilmiş olan; okunmasıyla ibadet edilen ve insanlığın benzerini getirmekten aciz kaldığı “ilahi kelâm”dır.

Diğer ilâhî kitaplar peygamberlerinden sonra insanlarca tahrifat ile karşı karşıya kalmış ve sonunda bir insanın kaleme aldığı kitaplar haline gelmişlerdir. Zâten Kur’ân-ı Kerim’in gönderilmesinin bir sebebi de budur. Son vahyedilen ilahi kelam olan Kur’ân-ı Kerim, kendisinden önce gönderilen ilâhî kitapların bilgi ve hikmetlerini de içeren en mükemmel ilahi kitaptır. Kur’ân Son ilahi kitap olması itibarıyla da bizzat Allah’ın muhafazası altındadır. O, hiç değişmeden kıyamete kadar insanlığa kurtuluş ve huzur reçetesi olmaya devam edecektir. Bu hakikati Cenâbı Hak şöyle ifade eder:


اِنَّا نَحْنُ نَزَّلْنَا الذِّكْرَ وَاِنَّا لَهُ لَحَافِظُونَ

( 9 ) înnâ nahnu nezzelnez zikra ve înnê lehu le hafizûn.

( 9 ) Hiç şüphe yok ki, Kur'ân'ı biz indirdik, elbette onu yine biz koruyacağız.

Kur’ân-ı Kerim Sayfa: 261     15. Hicr Sûresi ( سُورَةُ الْحِجْرِ ) Surah Al-Hijr     Âyet : 9

( 41 ) اِنَّ الَّذ۪ينَ كَفَرُوا بِالذِّكْرِ لَمَّا جَٓاءَهُمْۚ وَاِنَّهُ لَكِتَابٌ عَز۪يزٌۙ
( 42 ) لَا يَأْت۪يهِ الْبَاطِلُ مِنْ بَيْنِ يَدَيْهِ وَلَا مِنْ خَلْفِه۪ۜ تَنْز۪يلٌ مِنْ حَك۪يمٍ حَم۪يدٍ

( 41 ) İnnellezîne keferû biz zikri lemmâ câehum, ve innehu le kitâbun azîz.   ( 42 ) Le ye’tihil betilu mîn beyni yedeyhi ve le min halfihi, tênzilûn min hakimin hamîd.

( 41 ) Kur'ân kendilerine geldiğinde onu inkâr edenler, mutlaka cezalarını çekceklerdir. O gerçekten çok değerli bir kitaptır. ( 42 ) Ona ne önünden, ne de ardından batıl gelemez. O hüküm ve hikmet sahibi, öğülmeye layık olan Allah tarafından indirilmiştir.

Kur’ân-ı Kerim Sayfa:480     41. Fussilet ( Hâ Mîm es-Secde ) Sûresi ( سُورَةُ فُصِّلَتْ ) Surah Fussilat     Âyet : 41-42

( 32 )وَقَالَ الَّذ۪ينَ كَفَرُوا لَوْلَا نُزِّلَ عَلَيْهِ الْقُرْاٰنُ جُمْلَةً وَاحِدَةًۚ كَذٰلِكَ لِنُثَبِّتَ بِه۪ فُؤٰادَكَ وَرَتَّلْنَاهُ تَرْت۪يلاً

( 32 ) Ve kalellezine keferu lev le nuzzile aleyhil kur’ânu, cumletên vahideh, kezelike li nusebbite bihi fuadeke ve rattelnehu tertile.

( 32 ) Yine o inkâr edenler dediler ki: "O Kur'ân ona, hepsi birden indirilseydi ya"! Biz onu senin kalbine iyice yerleştirmek için böyle (parça parça indirdik) ve onu tane tane (ayırarak) okuduk.

Kur’ân-ı Kerim Sayfa:361     25. Furkân Sûresi ( سُورَةُ الْفُرْقَانِ ) Surah Al-Furqaan     Âyet : 32